top of page

Psikanaliz ve Freud


Tasarım: Cansel Ok

Sigmund Freud

Tıp eğitimi almıştır. Biyoloji, fizyoloji ve nöroloji üzerinde çalışmıştır.

Davranışı cinsel güdülerin ve toplumsal baskıların oluşturduğu bilinç dışı etkilerin yönlendirdiğini savunur. Bu yaklaşımı oluşturan Freud, insanların cinsellik ve saldırganlık olarak iki temel dürtüsü olduğunu söyler.

Bu güdüler çoğu zaman toplum tarafından kabul edilmez ve bilinç dışına itilir. Freud'a göre bu bir yok oluş değil yeni davranışların ortaya çıkması için bir başlangıçtır.



Freud'un Kuramları

·  Psikoseksüel Gelişim Kuramı

·  Topografik Kişilik Kuramı

·  Yapısal Kişilik Kuramı





Psikoseksüel Gelişim Kuramı

1.  Oral dönem (0-18 AY)

2.  Anal dönem (1,5-3 yaş)

3.  Fallİk dönem (3-6 yaş)

4.  Latent dönem (6-12 yaş)

5.  Genital dönem (12 yaş ve üzeri)


Oral Dönem (0-18 Ay)

Çocuğun bu dönemde dünyayı algılaması, kendini ifade etmesi gereksinimlerini karşılaması ağız ve çevresindeki organlar ile karşılanmaktadır. Freud'a göre sigara, alkol bağımlılığı,  aşırı yemek yeme,  tırnak yeme davranışlarının nedeni oral dönem ile ilgilidir.

Anal Dönem (1,5-3 Yaş)

Bu dönemde çocukta doyum nesnesi anüs ve anüsle ilgili eylemlerdir. Bu dönemde, çocuk dışkı çıkarmaktan ve bunu denetim altında tutmaktan, annesine bir armağan gibi sunmaktan zevk alır.  Buna anal erotizm denir.

Katı bir tuvalet eğitimi sonucunda aşırı düzenlilik, katı görüşlülük, inatçılık gibi özellikler gelişecektir. Anal tutucu karakterin uç örneğinde obsesif kompulsif karakter gelişir. Sadist, mazoşist eğilimler yaşam boyu sürer.

Fallik Dönem (3-6 Yaş)

Bu dönemde çocuğun zevk kaynağı cinsel organlardır. Çocuk cinsel organları ile oynamayı eğlenceli bulur. Oedipus ve Elektra kompleksi gelişir.

Latent Dönem (6-12 Yaş)

Cinsel dürtüler, güdüler ön planda olmadığı için gizli dönem adını alır. Bu dönemde çocuk kendi hem cinslerine yaklaşır. Kız ve erkek çocukların oynadıkları oyunların niteliği değişir.

Genital Dönem (12 Yaş ve üzeri)

Ergenlik yıllarının başında (ortalama 11-12yaş) başlayan bu dönem hayatın geri kalan kısmını kapsar. Cinsel dürtülerin gücü artmış ve gencin cinsel odağı kendisi ve ailesi dışında gerçek bir kişiye yönelmiştir.

 



Topografik Kişilik Kuramı

1. Bilinç

2. Bilinç Öncesi

3. Bilinç Dışı


Bilinç

Freud'a göre bu alandaki tüm zihinsel süreçler hatırlanan, bilinen ve farkınd olunan yaşantılardan oluşmuştur.

Bilinç öncesi

Dikkatin zorlanmasıyla bilinç düzeyinde algınabilen zihinsel olayları ve süreçleri içerir.

Bilinç dışı

Bilinçli algılamanın dışında kalan hiç hatırlanmayan tüm zihinsel olayları kapsar.

 



Yapısal Kişilik Kuramı          

1. İd

2. Ego

3. Süperego


İd

Katılımla gelen doğuştan var olan ve ruhsal enerjinin kaynağını oluşturan kişiliğin ilkel bileşenidir. İd, biyolojik özellikle dürtüsel davranış kalıplarını içerir. Yeme, içme, cinsellik gibi içsel dürtülerine doyum bulma çabası içerisinde hareket eder.

İd, beklemeksizin bir an önce cinsel dürtülerinin ve arzularının isteklerini yerine getirmek üzere haz almaya yönelik tepkiler oluşturur. Böylece id, haz alma ilkesi çerçevesinde hareket eder.

Ego

Gerçekçi, mantığa uygun, akılcı bir biçimde davranan, gerçek dünyayla temas ederek bilinci kontrol eden kişilik parçasıdır. Ego, idin isteklerine doyum bulma çabasını kontrol etmeye ve denetim altında tutmaya çalışır.

Ego, kişilğin yürütme organı gibidir.  İd ve süperegonun birbiri ile çatışan istekleri arasında bir uzlaşma yolu bulmak durumundadır.  Ego anksiyeteye karşı "Savunma Mekanizmaları " geliştirmiştir.

Süperego

Kişiliğin en son gelişen sistemidir. Anne ve baba tarafından aktarılan ödül ve ceza sistemi ile öğretilen ve pekiştirilen geleneksel değerlerin ve toplumsal ideallerin içsel temsilcileridir.

Süperegonun başlıca işlevleri idden gelen dürtüleri bastırmak ve ketlemektir. Egoyu gerçekçi amaçlar yerine ahlaki amaçlara yöneltmektir. Kusursuz ve hatasız olmaya çabalamaktadır.


Psikanalitik Tedavinin İlkeleri

Freud'a göre psikanalitik terapinin iki amacı vardır:

1) Bilinç dışını  bilinç düzeyine getirmek

2)Egoyu güçlendirerek içgüdüsel tutku ve gereksiz suçluluk duygusundan kurtararak gerçeklik temellerine oturtmak.

 

Comentários


bottom of page