top of page

Kişilerarası İlişkiler Kuramı: Harry Stack Sullivan

Güncelleme tarihi: 26 Kas 2021


kişilerarası ilişkiler kuramı, harry stack sullivan
Tasarım: Cansel OK

  • Harry Stack Sullivan, 21 Şubat 1892 yılında New York’ta dünyaya gelmiştir.

  • Sullivan, insan gelişiminde sosyal ve kişilerarası güçleri vurgulamış ilk kuramcıdır.

  • Kişilerarası ilişkiler kuramını kurmuştur. Kurama göre, diğer insanlar olmadan insanların kişiliklerinin gelişmesi mümkün değildir.

  • Sullivan, hem bireysel hem grup sürecinde tüm kişilerarası unsurlara odaklanmıştır. Bu unsurları dikkate alan Gestalt Terapi, Nesne İlişkileri Kuramı ve Bilişsel Kuramların ortaya çıkmasında etkili olmuştur.

Sullivan’ın İnsan Doğasıyla ilgili Görüşleri

  • İnsan doğası son derece esnektir ve farklı durumlara uyarlanabilir.

  • Bireylerin davranışlarını anlamak için kişinin geçmişteki kişilerarası ilişkilerini ve şimdiki ilişki örüntülerini bilmek önemlidir.

  • Sullivan yakınlığı; iki kişinin birbirine olan ilgisi, birbirlerini kabul etmesi, birbirlerini değerli bulmaları ile ifade eder. Bu ilişkide bireyler birbirlerini eşit olarak görmelidirler.

  • Sullivan cinsel hazzı; yakınlık ihtiyacından farklı olarak başka bir insana gerekli olmadan da giderilebilecek bir duygu olduğunu belirtir.

  • Sullivan kaygıyı; bedensel ihtiyaçlardan ya da toplumsal güvensizlik gibi toplumsal sıkıntıdan kaynaklanacak herhangi bir acı verici duygu olarak tanımlar.

  • Kaygının ilk ortaya çıkma nedenini annenin bebeği ile kurduğu ilk ilişki ile açıklar. Kaygının anneden bebeğe aktarıldığını vurgular.


Kaygı, sağlıklı kişilerarası ilişkilerin gelişimini engeller. Özellikle insanların öğrenmesini güçleştirir, unutmaya neden olur ve algılamayı yavaşlatır.


Güvenlik işlemleri; güvensizlik duygularını ve kaygıyı azaltır. Genellikle farkında olmadığımız güvenlik işlemlerini uygularız. Bunlar; seçici dikkatsizlik, subliminasyon ve”-mış” gibi davranıştır.

a) Seçici dikkatsizlik; bireyin benlik sistemiyle uyuşmayan bilgileri yok sayması, reddetmesidir.

Örnek; Fatma, Ayşe ile arkadaşlık kurmak istemiyor bu nedenle Ayşe’nin onunla arkadaşlık etmek için ne kadar çabaladığını görmüyor.

b) Subliminasyon; rahatsız edici duyguların ifade edilmesi ve boşaltılmasında kişilerarası ilişkilerde kabul edici bir yöntem benimsemektir.

Örnek; Çocuğu olmayan bir kişinin anaokulunda çalışarak sağlıklı kişilerarası ilişkiler kurma yolu ile ihtiyacını gidermesi .

c) “-mış” gibi davranışı; gerçekte olduğu gibi davranmak değil, bir nevi rol yapmaktır.

Örnek; Bazı durumlarda aptalı oynamak.

Benlik Sistemi

  • Bireyin benlik saygısını korumak ve kaygının yarattığı gerginliği azaltmak için başvurulan tüm yöntemleri ve kişilerarası güvenliği korumaya dönük tutarlı davranış kalıplarını içeren sistemdir.

  • Benlik sistemi, bebeğin kendi vücuduna ilişkin deneyimlerinden ( parmak emme); ebeveyn ve diğer kişilerin geri bildirimlerinden(aferin başardın) beslenir.

NOT!! Bebek, anneden aldığı şefkat ve anne işbirliği içerisinde iyi anne kişiselleştirmesini kazanır. Bebeğin annesiyle olan kaygı verici yaşantıları kötü anne kişiselleştirmesi yapmasına neden olur.

Bilişsel Düzey;

Bireylerin içinde bulunduğu çevreyi deneyimlediği ve gelişim sürecinde başkaları ile ilişkili olduğu 3 düzey vardır. Bunlar; prototaksik düzeyi, parataksik düzey ve sintaksik düzeydir.

a)Prototaksik Düzey; kişilerarası iletişimde ilk düzeydir. Bebeğin çevre ile ilişki kurduğu ilk düzeydir.

b)Parataksik Düzey; çocukların mantıksal olacak ilişki olmasa da birbirine yakın olaylar arasındaki ilişkileri algıladığı düzeydir.

Örnek; teyzesi eve geldiğinde sevdiği oyuncağı kırılan çocuk, oyuncağın kırılmasını teyzesinin eve gelmesine bağlaması.


c)Sintaksik Düzey; bireyler birbirleriyle iletişim kurarlar ve paylaştıklarını anlarlar. Bebeklerde 1,5 yaşında oluşmaya başlar.

Sullivan gelişim dönemlerini 7 döneme ayırmıştır. Bunlar;


1)Bebeklik Dönemi; 0-2 yaş arası dönemdir. Bu dönemde şefkat ihtiyacı giderilmesi önemlidir. Kişilerarası ilişkiler şekillenmeye başlar.

2) Çocukluk Dönemi; 2-6 yaş arası dönemdir. Çocuk cinsiyet kavramını öğrenir. Bu dönemde duygular karşılıklıdır

3) İlk Gençlik Çağı; 6-8.5 yaş arası dönemdir. Aile dışında okulun etkisi çocuğun davranışları üzerinde etkilidir.

4) Ön Ergenlik; 8.5-10 yaş arası dönemdir. Sullivan bu dönemi “erken doğum öncesi sessiz mucize” olarak tanımlar. Akranlar tarafından kabul görmek ve sevilmek önemlidir.

5) Erken Ergenlik; Buluğ dönemi ile başlar ve yakın ilişki ihtiyacına yol açan cinsel haz ile devam eder.

6) Geç Ergenlik; Sağlıklı kişilerarası ilişkiler vardır. Cinsel davranışlarla ilgili tercihler belirlenir ve birey kendini keşfeder.

7) Yetişkinlik; Bu dönemde bireyler, diğerlerinin kaygılarını, ihtiyaçlarını anlamakta ve empatik davranmaktadır. Olgunluk ve kişisel gelişimin tamamlandığı dönemdir.

NOT!! Onaylanma ve onaylanmama durumu sonucunda çocukta “iyi ben” , “kötü ben” ve “ben değil” gibi kavramlar oluşmaktadır.




Comentários


bottom of page