Jung’un Rüya Yaklaşımı
- Cansel OK
- 16 Eki 2021
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 6 Şub 2024

Jung rüyalar için bilim, mitoloji, din ve farklı kültürlerden yararlanmıştır. Rüya yaklaşım teorisinin adı “Analitik Rüya Teorisi”dir.
Jung’a göre;
1) Rüyanın kaynağı bilinçdışıdır.
2) Rüyalar, doğal olarak ortaya çıkar ve birçok görevi yerine getirir.
3) Rüyalar, bireyin olumlu ve olumsuz özelliklerini, geçmiş deneyimlerini, tutumlarını, gelecekteki beklentilerini, kişisel ve kolektif bilinçdışını yansıtır.
4) Rüyaları anlamak için rüyadaki sembollerin anlamlarının iyi bilinmesi gerekir.
5) Rüya analizi için tek rüya yeterli değildir.
Jung’a göre Rüyanın Fonksiyonları
1) Rüyanın “dengeleyici” olma özelliği bulunmaktadır. Bilinç ve bilinçdışı arasındaki denge bozulduğunda ruhsal yaşamda tahribat yaşanmaktadır. Rüyalar aracılığıyla dengesizlik durumu bireye hissettirilerek tahribatın onarımı yapılmaktadır.
Not: Kadınların rüyalarında erkeksi semboller animus, erkeklerin rüyalarındaki kadınsı semboller anima arketipinden kaynaklanır. Bunların rüyada görülmesinin nedeni dengenin bozulduğunun belirtisidir ve ruhsal yapıyı onarım amaçlıdır.
2) Rüyaların ödünleyiciliği bulunmaktadır ancak rüyaların tüm fonksiyonları tek bir nedene indirgenmemektedir.
3) Rüyalar, nevrozları yansıtmaktadır. Danışan ve terapistin beraber çalışmaları sonucunda nevrozların nedenleri ortaya çıkmaktadır. Jung, rüyalardan faydalanmak amacıyla “aktif hayal kurma” yöntemini uygulamıştır. Birey, rüyadaki figür veya sembol üzerinde yoğunlaşır, kendisini nerelere götürdüğünü bulmaya çalışır ve deneyimlerini terapistle paylaşmaktadır.
4) Rüyanın dini bir yönü vardır. Jung, din- rüya ilişkisinde Yahudi rüya öğretisi geleneğinden etkilenmiştir. Talmud’da geçen “Rüya kendisinin yorumudur” ve “Yorumlanmamış rüya okunmamış mektup gibidir” sözlerini ilke olarak kabul etmektedir. Dinî içerikli rüyalar Tanrı’nın bir mesajıdır. İnsan dini içerikli rüyalarını Tanrının mesajı olarak kabul ederse benlik saygısı etkilenecektir.
Not: Talmud, Yahudi medeni kanunu, tören kuralları ve efsanelerinin yer aldığı dinî metinlerdir.
5) Rüyalar, kehanetleri içerir ve geleceğe dair bilgiler taşır. Gelecekle ilgili bir tahmin değil yaşanacak olayların kesin habercisidir. Jung’a göre bu çeşit rüyaları, her birey yaşamında en az bir kez deneyimlemiştir. Geleceğe dair mesajları içeren rüyalar bireysel ve toplumsal olarak ikiye ayrılmaktadır. Toplumsal rüyalar kehanet içerir ve büyük rüyalardır. Bir veya birden fazla insanda görülebilir, bireyden çok toplumu ilgilendirir ve bu rüyalara insanlar ilgisiz kalamazlar.
Jung’a göre Çocukluk Dönemi Rüyaları
Çocukluk dönemindeki rüyaların içeriklerinde evrensel bir boyut vardır. Çocukluk dönemindeki bazı rüyalar ilerleyen yıllarda gerçekleşebilmektedir. Rüyada içerik olarak kahraman, ağaç, balık gibi arketipik semboller ve motifler görülür. Bu rüyalar ergenlik döneminde bir ölçü değişir ve yaşlılık dönemine kadar devam eder.
Rüya Hakkında Genel Bir Not
Bireylerin cinsiyeti, yaşı, yaşadığı kültür, çevresi gibi etkenler rüyalar üzerinde etkili olmaktadır. Bir araştırmada kadınların menopoz sonrası rüyalarının menopoz öncesinden farklı içerikte olduğu bulunmuştur.
Özetle: Jung’a göre rüyaların dengeleyici, ödünleyici, nevrozların habercisi ve dinî mesaj fonksiyonları bulunmakta ancak Jung başka fonksiyonların da olduğunu söylemektedir. Bilgi içerme, ruhsal sağlığı koruma, telepati, kişiyi ikaz etme gibi fonksiyonlar içerdiğini belirtir. Jung rüyaları incelerken birçok farklı alanla ilgili sentez yaparak teorisini geliştirmiştir.
Kaynakça
https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/143662
Comments